PROBLEMLE Mİ KALMAK, ÇÖZÜM MÜ BULMAK?
Problemler karşısında ne yapıyoruz? Genelleme yaparsak, öncelikle hepimiz paniğe kapılıyor ve o problem hakkında düşündüğümüzü sanıyoruz.
Oysaki yaptığımız sadece problemi düşünmek ve dile getirmek. Var olan problem hakkında sürekli konuşmak bizi bir yere getirmediği gibi hatta bazen o kadar ileri gidiyor ki etrafımızdaki kişiler bu durumdan sıkılıp uzaklaşmaya başlıyor. Bazen insanlar sadece kendileri rahatlamak adına problemlerini anlatıyorlar. Bu kişilerin o probleme çözüm bulmak gibi bir sıkıntıları yok. Ama ne yazık ki bulundukları ortamı sıkıntıya sokuyorlar.
İşte tam da bu konuda şunu belirtmek istiyorum ki; çözüm arayan kişi – dertleri zevk edinmedi ise – çözüm odaklı düşünmelidir. Kişi ya da kurum değişmek istiyorsa, bir şeyleri değiştirmek istiyorsa, değişimin de aşağı yukarı nereye doğru gitmesini istediğini biliyorsa çözüm odaklı düşünmek burada çok işe yarar.
Çözüme ulaşmak için bakış açımızın değişmesi gerekir. Problemden bahsetmek kolaydır ama çözüm çoğu zaman hiç de kolay değildir. Zor olanı seçmediğimiz için de problemlerin içinde kayboluyoruz. Çözüme odaklanabilmek için bir çok soruya cevap vermemiz gerekir.
Bu sorulara cevap verdikçe, kendi çözüm bulma kaynağımızla iletişime geçmiş oluruz. Bu sorularda sıklıkla olumlu olan taraflarımıza odaklanmalıyız.
Geçmişte bu tip problemlerle ilgili nasıl çözümler oldu?
Söz konusu problemin şuan ortadan kalkmış kısımları var mı?
Neler yaparsam çözüme doğru adım atmış olurum?
Steve de Shazer’in ” Bir mucize olur ve problem tamamen ortadan kalkarsa….? ” sorusu ile kişi çözüm dünyasına girer.
Shazer ile bu çalışmayı yapma şansımız olmayabilir ama neden bu soruyu kendimize sormayalım?………….
Sevgi ve çözümle kalın. /21 Temmuz 2015
yesimengindeniz.com